30 Temmuz 2024 Salı
Çevresel faktörlerle birlikte vücudumuzda yaşanan birçok değişim saçlarımızı da etkiliyor. Vitamin eksikliği, hormonal değişimler, duygu durum bozuklukları gibi etkenlerin yanı sıra yoğun yaşam temposu, sağlıksız beslenme ve hava koşulları saç yapısının bozulmasına sebep oluyor. Doğal bir süreç olarak gözüken saç dökülmesi, tedavi edilmediğinde ise ciddi problemlere yol açabiliyor. Bu kapsamda saç köklerinde oluşan güçsüzlük, incelme ve dökülmenin çeşitli tedavilerle düzelebileceğini belirten Medikal Estetik Hekimi Dr. İsmail Metin Hoşer, "Saç dökülmesi, kişilerde fiziksel ve psikolojik olarak yıkımlara sebep oluyor. Bu süreçte saçta meydana gelen azalmanın normal saç dökülmesi mi yoksa saç kaybı mı olduğuna da dikkat edilmesi gerekiyor. Saç kökünün incelenmesinin ardından uygulanacak doğru tedavi ise hastalara umut veriyor’" dedi.
Yaşam boyu döngü halinde olan saçlarımız kimi zaman çevresel ya da biyolojik faktörlere göre dökülür. Uzmanlar günde 100 tel saçın dökülmesini normal karşılarken bu durum aşırıya kaçtığında ise mutlaka bir doktor kontrolüne gidilmesinin altını çiziyor. Bu kapsamda basit yöntemlerle saç dökülmesinin önüne geçilebileceğini belirten Medikal Estetik Hekimi Dr. İsmail Metin Hoşer, "Normalden fazla saç dökülmesi yaşayan kişilerin öncelikle mutlaka uzman bir hekime danışması gerekir. Kimi zaman kıl köklerinde meydana gelen azalma ve güçsüzlük kolay yöntemlerle tedavi edilebiliyor. Özellikle bu noktada saç kaybı ile normal saç dökülmesinin ayrımını yapmak önemli. Saç dökülmesi için birçok tedavi yöntemi bulunuyor ancak saç kaybının geri getirilmesi için saç ekimi yaptırmak şart" dedi.
"Besinlerden takviye almak şart"
Saç dökülmesinin sebepleri arasında mevsimsel değişiklikler, düzensiz beslenme, hormonal problemler gibi birçok etken yer alıyor. Ancak vücut sağlığında olduğu gibi saç kalitesinin artırılmasında da besinlerden destek alınmasının altını çizen Dr. İsmail Metin Hoşer, "Sağlıklı saçlara kavuşmanın en basit ve etkili yolu düzenli beslenmek. Beslenme düzeninde yapılacak değişikler saç dökülmesinin yanı sıra saç kalitesini de etkiliyor. Yumurta, avokado, ıspanak (yeşil yapraklı sebzeler), badem, balık gibi besinlerin yanı sıra protein ve demir açısından da zengin besinlerin tüketilmesi saç sağlığı için oldukça önemli. Bununla beraber D vitamini, çinko da olmazsa olmazlar arasında yer alıyor" diye belirtti.
"Kök Hücre Tedavisi ile yeni saçlara merhaba"
Saç dökülmesi kadın erkek demeden hemen herkesin yaşadığı bir sorun haline geliyor. Oysa ki gelişen teknoloji ve tedavi yöntemleri ile dökülen kıl köklerini yeniden çıkarmak mümkün. Bu kapsamda birçok hastalık tedavisinde kullanılan kök hücre tedavisinin saçlarda da kullanıldığını belirten Dr. Hoşer, "Saç dökülmesi çaresiz bir problem değil. Kişinin kendisinden alınan küçük birkaç cilt parçasından elde ettiğimiz solüsyonu, saçın zayıf olan bölgelerine enjekte ederek başarılı sonuçlar alıyoruz. Otolog mikrogreft tedavi dediğimiz bu yöntemle saç kaybının önlenmesini, zayıflayan telin kurtarılmasını sağlıyoruz. Saç dökülmesi yaşayan herkes bu tedaviye başvurabilir. Tedavi tek seans uygulanıyor ve birinci ayın sonunda saç dökülmesi azalmaya; 4-6 arasında ise tedavi belirgin sonuçlarını göstermeye başlıyor. Kök hücre tedavisi olarak da adlandırılan bu tedavide, kişi tedaviye öğle arasında geliyor ve işine devam edebiliyor. Bu kadar hızlı ve ağrısız bir tedavi şeklidir. Alternatif olarak gözüken yöntemlerin yanı sıra ekonomik bir yöntem olarak uygulanıyor" diye belirtti.
"Saç kaybı ile saç zayıflığı ayırt edilmeli"
Hoşer sözlerine şöyle devam etti:
"Kaybolmuş saçı, saç ekimi haricinde hiçbir şey geri getiremez. Bu yüzden saç tedavisine gelen hastanın ilk olarak kıl köklerini inceliyoruz. Kişinin saçları zayıf ve tüy şeklini almışsa kök hücre tedavisini uyguluyoruz. Eğer saç kaybı görülüyorsa saç ekimi için yönlendirme yapıyoruz. Hatta pek çok durumda saç ekiminin başarısını artırmak ve saçlı deriyi ekime hazırlamak için öncesinde kök hücre tedavisi yapıp daha sonra saç ekimi de yapabiliyoruz. Dünyada yaygın olarak kullanılan kök hücre tedavisi, saçın yanı sıra yüz ve dekolte bölgesinde de yaşlanma karşıtı tedavi yöntemi olarak uygulanıyor. Ortopedi, yoğun bakım servisleri ve yara tedavilerinde de bu yöntem aktif bir şekilde kullanılıyor".
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı